GIDA KATKI MADDELERİ VE E-KODU

Gıda katkı maddeleri gıdanın içine üretim veya işlenmesi sırasında doğrudan veya dolaylı olarak eklenen maddelerdir. Çok değişik amaçlarla kullanılırlar. Doğrudan eklenen katkı maddelerinin başında gıdaların mikrobiyolojik veya kimyasal açıdan raf ömrünü uzatmak için kullanılan koruyucular gelmektedir. Renk ve tat veren katkı maddeleri gıdaların görünüşünü ve tadını daha cazip hale getirmek için gıdalara eklenirler. Bazı gıda katkı maddeleri ise gıdanın besin değerini arttırmak veya özellikle işleme sırasında oluşabilecek besin değer kaybını dengelemek için kullanılırlar. D vitamini yönünden güçlendirilmiş süt ve süt ürünleri bu gıdalara en iyi örneklerdir. Kıvam arttırıcılar, topaklanmayı engelleyen katkılar, özellikle pastacılık ve ekmek sanayinde kullanılan kabartıcılar, gıdanın dokusal özelliğini arttıran katkı maddeleri, asit düzenleyiciler, suni tatlandırıcılar, gıdaların nem çekmesini engelleyen nem tutucular diğer en bilinen ve gıdalarımıza doğrudan eklenen katkı maddeleridir. Dolaylı olarak gıdalarımıza dâhil olan katkılara paketlerlerden yiyeceklerimize bulaşan maddeleri, tarım ilaçlarını, hormonları ve hayvanlardan etlerimize geçen antibiyotikler gibi veteriner kalıntılarını örnek olarak gösterebiliriz.

Gıda katkı maddelerinin sağlığa zararlı, karmaşık kimyasallar oldukları yaygın olmakla birlikte pek doğru olmayan bir inanıştır. Bu maddeler doğal veya sentetik olabilirler. Örneğin renk veren katkı maddelerinin çoğu doğaldır. Ayrıca her katkı maddesinin günlük tüketim dozu ve kullanım alanları bilimsel araştırmalar sonucunda belirlenmiş ve yasalarla da kesin olarak kontrol altına alınmıştır. Gıda katkı maddelerinin günlük tüketilebileceği doz, bir insanın vucut ağırlığının kilogram başına miligram cinsinden, o katkı maddesini sağlık üzerinde hiçbir olumsuz etki yapmadan, ömür boyunca gıdalarla tüketebileceği günlük maksimum miktar olarak hesaplanır. Gıda katkı maddelerinin her gıdada kullanım miktarları aynı değildir. Bir katkı maddesinin bir gıdada kullanımına izin verilirken, bir başka gıdada kullanımı yasak veya kullanım dozu farklı olabilir.

Kullanımının sağlayacağı fayda kesin olmadığı sürece bir katkı maddesine yasal kullanım izni verilmemektedir. Risk- fayda analizleri son derece büyük bir titizlikle yapılmaktadır. Sonradan belirlenen herhangi bir risk durumda da kullanımları derhal yasaklanır.

Avrupa Birliği ülkelerinde gıda katkı maddeleri E numarası (kodu) ile belirtilmektedir. Örneğin E 260 asetik asiti, E 170 kalsiyum karbonatı simgeler. Bizim ülkemizde de yavaş yavaş aynı uygulamaya geçilmektedir. Bir gıda katkı maddesine E-kodu verilmiş olması o gıda katkı maddesinin güvenlik testlerinden geçmiş, Avrupa Birliği'nde kullanımı onaylanmış ve kullanım miktarları belirlenmiş anlamına gelmektedir.

Gıda katkı maddelerinin bilimsel çalışmalar sonucunda belirlenen ve yasalarla kontrol edilen miktarlar dışında kullanımları ciddi sağlık problemlerine neden olabilmektedir. Aynı şekilde bireylerin gıda katkı maddesi içeren yiyeceklerden normalin üzerinde, yoğun şekilde tüketmeleride sağlık şikayetlerine yol açabilir. Özellikle çocukların çok fazla renkli şekerlemeler, sosis , sucuk ve hazır yiyecekler tüketmelerine izin verilmemelidir. Bazı bireyler bazı katkı maddelerine karşı sağlık açısından duyarlı olabilirler. Hem bu nedenle hem de günlük kullanım dozunun aşılmaması için gıda üreticilerinin kullandıkları gıda katkı maddelerini paketlerin üzerinde belirtmeleri zorunludur.